Ergenlik yılları hem genç hem ebeveyn için oldukça zor yıllar olarak değerlendirilir. Ergenin gözüyle baktığımızda anne ve baba onu yeterince anlamıyor, onu fazla kısıtlıyor, her işine karışıyor ve zaman zaman davranışlarıyla onu küçük düşürüyor. Anne ve baba ise çocuklarının onları dinlemediğini, başına buyruk olduğunu düşünüyor.
Peki hal böyleyken iletişim nasıl kurulabilir? Aslında iletişimin temel kuralları burada da geçerli.
- Bazen ebeveynler çocuklarını dinlediklerini düşünür; ancak gerçekten açık ve içten bir şekilde dinlemedikleri ve daha çok kendilerinin konuştukları ortaya çıkar. Tek taraflı konuşmak ve ergenin bakış açısını görmezden gelmek, ona yeterince söz hakkı vermemek çatışma yaratacak ve onun anne ve babasıyla açık bir şekilde konuşmasını engelleyecektir. Bu nedenle yargılamadan ve gerçekten dinlemeye çalışmak iyi bir başlangıç noktasıdır. Onun her düşüncesine elbette katılmak mümkün olmayabilir. Hatta düşünceleri anlamsız gelebilir. Ancak buna rağmen fikrini açıkça ifade etmesine izin vermek, onun kendini değerli hissetmesi ve olası çatışmaları daha etkili çözmesi için önemlidir.
- Bir başka önemli nokta da önyargılardan arınmaya çalışmak. Çünkü önyargılar olumsuz bir bakış açısı ile olaylara yaklaşmaya neden olabilir. Bu da çocuğunuzda sadece olumsuz gördüğünüz noktaları arama eğilimine yol açabilir ve dolayısıyla olay ve kişilere yargısız yaklaşmayı, objektif olmayı engelleyebilir. Sonuçta ergenin geri çekilmesi, sessiz kalması ve iletişimi kesmesi için bir ortam hazırlanmış olur. Ne kadar hatalı olduğunu düşünürseniz düşünün, her gencin, her bireyin olumlu, güçlü yanları ve özellikleri vardır. Bunları görmek, gerektiğinde konuşmalarda bunları vurgulamak oldukça yapıcı bir davranıştır.
- Bir diğer sorun ise ebeveynlerin çocuklarının yaşlarının ilerlemesiyle birlikte normal bir değişim sürecine girdiklerini kabullenmeke zorlanmalarıdır. Değişim özellikle yetişkinlik yıllarına kadar hızlı ve kaçınılmazdır. Bunu görmezden gelmek ve hatta tüm kuralları ve beklentileri bu değişimlere adapte etmemek ise çatışmaları arttıran bir faktördür.
- Bunun yanında anne babaya önemsiz ve anlamsız gibi gelen bazı şeyler aslında genç için oldukça önemli olabilir ve gerçekten büyük anlam taşıyabilir. Buna saygı duymak, ergenle iletişimdeki en önemli öğelerden biridir. Anlattıkları bir sorunun, rahatsız oldukları bir durumun veya paylaştıkları bir olayın onun için ne kadar önemli olduğunu anladığınıza dair bir mesaj vermek, sizinle yakınlaşması ve daha etkili bir iletişim kurması açısından gereklidir.